7 Ocak 2020 Salı

Borsa Hakkında Dilden Dile Yayılmış Efsaneler


Borsa çöküşleri, ekonomik krizler veya kendi halinde bir yatırımcının elde ettiği büyük bir kazanç, kısa sürede yayılacaktır. Bire bin katılarak kulaktan kulağa duyulacak ve olay ilk baştakinden kopacaktır. İşte bu şekilde gelişmiş ve o kadar çok söylenmiştir ki bir gerçek halini almış, birçok efsane bulunuyor. Borsanın kumar olduğundan, alınan tüyo ile nasıl milyoner olunduğuna kadar birçok efsane var ve bu yazımızda sizlerle bunları paylaşmak istiyoruz.

1. Borsa Eşittir Kumar!

Borsanın kumar olduğunu kolayca duyabilirsiniz. Peki, gerçek böyle mi? Kesinlikle değil! Çünkü borsa, her şeyden önce ekonomiler üzerinde büyük görevlere sahip olan piyasalardır. Piyasalarda tek fiyat oluşumunu sağlar, enflasyonla mücadelede önemlidir, şirketlerin kaynak sağlamasında en büyük aracılardandır. Kumar ise tamamen bir şans oyunudur ve borsada işinizi şansa bırakamazsınız. Yaptığınız işlemlerde mutlaka bir araştırmaya dayalı elde ettiğini verilere ihtiyacınız vardır.
Borsanın kumar olmadığının basit kanıtları vardır. Örneğin borsada bir hisse senedi ile işlem yapacaksanız, aslında hissenin ait olduğu şirkete ve gelecek planlarına yatırım yaparsınız. Şirketin geleceği hakkında iyi bir araştırma yapar, bilgiler edinir ve başarılı olup olmayacağına dair bilgiler edinmeye çalışırsınız. Ama kumarda böyle bir şey söz konusu değildir. Kağıt sayamazsınız, oyuncuların elindeki kağıtları araştırmazsınız. Aynı şekilde slot makinelerinde her şey çevirdiğiniz kola bağlıdır. Kumarda her oyunun bir sonu vardır. Borsada ise yapılan işlemler bir döngüdür.
2. Borsa Zenginlere Özeldir!
Borsada yalnızca parası olan zenginlerin kazandığına yönelik bir efsane de vardır. Aslında bu durum tam olarak böyle değildir. Borsaya yatırılması gereken para miktarı için bir sınırlama yoktur. Cebinizdeki 100 lirayla da 100.000 lirayla da borsaya girebilir, yatırım yapabilir ve kazanabilirsiniz. Değişen tek şey büyük parayla girdiğinizde daha fazla kazanmanızdır. Ama yalnızca parası çok olan değil, az olan da kazanacaktır.
3. Yükselen Hisseler Mutlaka Düşer!
Bu teoriye benzer şekilde borsayı bir fizik kuralına dayandıramazsınız. Çünkü borsada yükselen bir yatırım aracını, aşağı çekecek bir yer çekimi yoktur. Yükselen hisse senedi daha da yükselebilir. Örneğin değeri 10 liradan 20 liraya yükselen bir hisse senedi için “nasıl olsa düşer” yorumu yapamazsınız. Yükselişini sürdürebilir ve yeni yüksek seviyelere çıkabilir. Yani yorumunuzu yaparken düşeceğini hesaba kattığınız gibi yükselişini sürdüreceğini de hesaba katmalısınız.

4. Düşen Hisseler Mutlaka Yükselir!

Borsanın büyük efsanelerinden birisidir ve herhangi bir açıklama gerektirmeksizin yanlıştır. Bir süredir düşüş gösteren hisse senedi için yükseleceğini düşünmek, Pollyanna olmaktan başka bir şey değildir. Düşme nedeni hakkında bilgi edinmeniz ve uzun süreli bir düşüş varsa şirket hakkında araştırma yapmanız gerekiyor. Çünkü şirket batıyor olabilir ve son çırpınışları size yükseliş habercisi gibi gelebilir. Ama sonucunda iflas gerçeğiyle karşılaşabilirsiniz.

5. Aldığım Tüyo Hiç Bilmemekten İyidir!

Farklı alanlarda alacağınız tüyo işinizi kolaylaştırabilir; ama borsada durum böyle değildir. Örneğin iyi bir yemek pişirebilmek için tüyo alırsınız ve işe yarar; ama borsada yaramaz. Çünkü borsada herkes kendine göre piyasaları yorumlar ve kendi yatırım amacına göre bu yorumu hayata geçirir. Bu kişi ile aynı bakış açısına sahip olmadığınız için uyguladığı tüyo da işinize yaramayacaktır.
Borsada bilgilerinizden emin ve bilinçli, tecrübeli bir yatırımcı olmalısınız. Tüyolarla değil; kendi stratejilerinizle işlem yapmalı ve portföyünüze uygun piyasa yorumlarına göre pozisyon almalısınız.

Borsa Hakkında Anlatılan En İlginç Hikayeler

Borsa ile ilgili yaşanmış ilginç hikayelerden birisi şu şekildedir:
“ABD’li milyarder yatırımcı Carl Icahn attığı tweetlerle parasına para katmıştır. Önce Apple’dan yüksek miktarda hisse senedi aldığını Twitter aracılığıyla duyurmuştur. Bunun sonucunda şirketin değeri ve Icahn’ın kazancı artmıştır. Daha sonra Family Dollar isimli şirketin % 9 hissesini aldığını tweetlemiştir ve bu şirketin de değeri artarak para kazanmıştır. Bu iki tweet sayesinde de iki ayda 149 milyon dolar kazanmıştır.”
Goldman Sachs’ta çalışmaya başlayan Billy’nin hikayesi:
“Billy bir çiftçiden 100 dolar bir eşek satın alır. Ertesi sabah eşeği almaya geldiğinde eşeğin öldüğünü öğrenir. Parasını geri ister; ama adam Billy’den aldığı parayla borcunu ödemiştir. Bunun üzerine Billy eşeğin ölüsünü ister. Adam şaşırır ve ölü eşeği ne yapacağını sorar. Billy ölü eşeği piyangoya koyacağını söyler. Adam inanmaz ve eşeğin ölüsünü verir. Aradan 1 ay geçer ve Billy ile eşeği satan adam karşılaşır. Adam hemen sorar eşeği ne yaptığını. Billy, ‘500 tane bilet sattım 2 dolardan ve 998 doları cebime koydum’ der. Çiftçi adam kimsenin şikayet edip etmediğini sorar ve Billy bunun üzerine, ‘sadece eşeği alan adam etti, ona da 2 dolarını geri verdim sustu’ der.
Trajikomik bir olayda Fransız Rivierası’nda yaşanıyor:
“Riviera kıyısında küçük bir kasabada yağmurlar nedeniyle sezon hareketlenememiştir. Herkesin birilerine borcu vardır. Bir gün şans eseri zengin bir Rus otele gelir ve resepsiyona 100 dolar bırakıp odaya bakmaya çıkar. Otel sahibi parayı alıp kasaba olan borcunu öder. Kasap ise parayı alıp toptancıya olan borcunu verir. Toptancı da sevinçle kredili hizmet veren hayat kadınına olan borcunu öder. Hayat kadını ise parayı alıp aynı otele gelir ve o da borcunu öder. O sırada Rus müşteri geri döner ve odayı beğenmediği söyleyerek parasını geri alır. Bu olayda kimse para kazanmamıştır; ama herkes borcunu birbirine ödemiştir.”
Borsayla ilgisini düşükten alıp yüksekten satma mantığına benzettiğimiz hikayemiz şu şekilde:
“Emekli öğretmen yolda yürürken yanına son model bir araba yanaşır. İçindeki genç, ‘hocam sizi istediğiniz yere bırakayım’ der; ama öğretmen genci tanıyamaz. Genç ise kendini tanıtır ve hoca hatırlar. Sonra öğretmen gence sorar, ‘bu ne zenginlik, sen fakir bir öğrenciydin?’ Genç ise ‘öyleydi hocam; ama okuldan sonra ticarete atıldım, kısa zamanda biraz para kazandık. Öğretmen iyice şaşırır; çünkü öğrencisini matematikten sınıfta bırakmıştır. Bunun üzerine öğrenci, ‘valla hocam matematik falan bilmem. 1’e alıp 4’e satıyorum. Aradaki %3’le geçinip gidiyoruz’ der.”

Benjamin Graham Değer Yatırımcılığı Methodu

   Benjamin Graham Değer Yatırımcılığı Methodu, yatırımcıların sistematik olarak değer düşüklüğüne uğramış varlıkları bulmak için hisse sene...